Sürreal demokrasi kelamlarına doyamayan başbakanımız, arada sırada kısa devre yaparak haddini aşabiliyor. Gerçi biz aklıselimler bu iç bükey açılımlara alıştık ama; başbakan efendimiz geçen haftaki meclis grup konuşmasında “gazete patronlarının köşe yazarlarını kontrol etmesi gerekli” buyurunca çoğu vecizede sus pus olan köşe yazarları bile bir anda ayağa kalktı.
Üstelik farklı yayın gruplarında yer alan ve çoğu zaman birbirleri ile politik veya siyasal düzlemde uzlaşamayan köşe yazarları bir araya gelip wordpress blogu açarak imza kampanyası başlattılar.
Burada benim üzerinde durduğum nokta ise farklı siyasi görüşteki bir çok köşe yazarının bir araya gelmesinden ziyade, tepkilerini bir blog üzerinden yürütüyor olmaları.
Malum; köşe yazarları veya gazeteciler kendileri için birer tehtid olarak gördükleri; “blog olayından” hatta “klavyesi olan yazıyor” diyerek blog yazarlarından pek hazzetmez, burun kıvırırlar.
Keşke kıvırmasalarmış.
Belki o zaman açtıkları Kontrolsüz Köşe Yazarları blogunun başlığı ile birlikte slogan nasıl değiştirilir onu bilebilirlerdi,
imza toplamak için insanları mail atmakla uğraştırmazlardı,
imza ile kendilerine destek olan yazarların fotoğraflarını yayınlayabilir,
herkesin köşesine bağlantılar verebilir,
bu konuda medyada yer alan haberleri bloga ekleyebilir,
blog içeriklerinin facebook, twitter, friendfeed gibi diğer sosyal ağlarda paylaşılmasını sağlayabilirlerdi.
Buradan kendilerine açık çağrı. Gelin burun kıvırmayın, bu işi birlikte götürelim !
Comments (2)
Özgürsays:
4 Mart 2010 at 15:37Çok yerinde bir yazı olmuş. Tebrikler.
Yazarak geçinen kişilerin güncel yazma araçlarıyla ilgili asgari de olsa bilgisi olması gerekiyor. Örnekte görüldüğü gibi bazen gazete dışında da seslerini duyurmaları gerekebiliyor.
Yiğit Kalafatoğlusays:
4 Mart 2010 at 15:44@ Özgür teşekkürler, kesinlikle katılıyorum.