Facebook’un Gelecek Uçuşu.

Facebook’a büyük bir saygı duyuyorum.

Bu arada Facebook derken sosyal ağ sitesinden değil,
şirketin kendisinden bahsediyorum.

Evet.

Bugüne kadar bir çok dersimde, Facebook’un yarattığı teknolojiler, başarılı ve başarısız satın alımları ve bunların yeni medya ekosistemi ve tüketici alışkanlıkları üzerine etkileri konusunda kelam ettim..

Ama bu sefer olay bambaşka.

Nesnelerin İnterneti Akademisi’nde ve çeşitli konuşmalarımda defalarca söylediğim ve örnek verdiğim hadise gerçek olmaya başladı bile.

Şöyle ki;

Herkesin ve her nesnenin, sürekli olarak internete bağlı kaldığı bir dünyada; internet sözcüğü hayatımızdaki önemini kaybetmiş ve tıpkı hava gibi, su gibi bugün kullandığımız elektrik gibi olağan akışın bir parçası olacak.

Ve o zaman geldiğinde; bugün adımlarını attığımız akıllı şehirler, sürücüsüz arabalar, makinalar arası iletişim, mobil sağlık ve bir çok benzer başlık birer norm olarak düzgün ve düzenli işleyebilir olacak.

İşte bu yüzden Facebook’un vizyonu, tüm dünyayı internet ile sarmak. Tıpkı 100 yıl öncenin demir yolları gibi, yer kürenin her metre karesine internet bağlantısı oluşturmak. 1.7 milyar aktif kullanıcısını, 4 milyar internet erişimi olmayan insan ile tanıştırmak. Çeşitli olanaksızlar nedeniyle internete erişim sağlayamayan toplumlara bu hizmeti ulaştırmak.

Özetle; platformlarının yanı sıra altyapıya da hükmederek, hem yeni pazar oluşturmak hem de geleceğin inşasında her alanda söz sahibi bir konuma kavuşmak.

Böyle bir vizyon ve iş stratejisi muazzam değil de nedir?

Gelelim işin detaylarına:

Fikir:
Güneş enerjisi ile çalışan ve stratosferde yol alan dronelar ile kesintisiz internet erişimini dünyanın her yanına yansıtarak taşımak.

Uygulama:
Geçtiğimiz hafta, biz kalkışma ile uğraşırken, işte Facebook Aquila adını verdiği insansız hava aracının test uçuşunu gerçekleştirdi.

Biz kafamıza F16 füzeleri yerken, mevcut büyüklüğünün yarısı güneş panallerinden oluşan ve neredeyse bir Boeing’in üçte biri kadar büyüklüğe sahip bu araç 90 dakika boyunca tepemizde test uçuşu yapıyordu.

Sonuç:
Bu yüzden aslında Facebook’un geleceğe dair bir bakışı yok dersek yeridir. Zira geleceği, kendisi şekillendirmeye niyetli.

Ben de merak içinedeym tabi.
Bakalım Zuckerberg’in bu yatırımı da diğerleri gibi uzun vadede karşılığını verecek mi?