Kurucu ortağı olduğum ve ajans başkanlığını üstlendiğim Utopic Farm’da yerli ve yabancı bir çok markayla çalıştım. Bunlardan birisi de Penti oldu. Bu markayla yolum 2014 yılında kesişti.
Sosyal medyanın henüz hayatlarımıza girmeye başladığı, kariyerimin en güzel yıllarında en çok emek verdiğim markalardan biri oldu Penti. Çok fazla ilki hayata geçirdik. Birçok ödül aldık. Ez cümle Penti ile hep başarı dolu yıllar yaşadım.
Penti’nin bir çorap markasından, iç giyim devine dönüşüne şahitlik ve ortaklı ettim. Bu markanın dijital ile tanışmasında başrolü üstlendim. #HepBenimle stratejisini ve markanın konumlandırmasını yaratan ekibe liderlik ettim. Bununla da hep gurur duydum. Derken 2019’da tamamen Penti ailesine katıldım.
Bu tarihten itibaren de Penti’nin “kanal bağımsız ve tekil bir müşteri deneyimi” yaratma yolculuğuna önderlik etmeye gayret ettim. Çok güzel bir ekiple, pandeminin tam da göbeğinde yine bir çok ilki hayata geçirdik. Zor koşullarda olsak da büyüdük. Burada da sık sık paylaştığım üzere birbirinden güzel kampanyalara ve dönüşüm projelerine imza attık. Penti’nin bir kez daha kabuk değiştirişine şahit olmak, benim için oldukça anlamlı oldu. Zira benim nezdimde kurumun da, markanın da, çalışanların da yeri hep ayrı olacak. Ne desem az kalır. Ancak şimdi yeni bir yolculuk başlıyor.
Haziran ayı itibariyle, Pazarlama Direktörü olarak HOPİ’nin geleceği ve dönüşümü için çalışacağım.
Önümde yine çok güzel projeler, yenilikler ve fırsatlarla dolu bir dünya var. Yanımda, aralarına katıldığım dakika itibariyle beni sarıp sarmalayan pırıl pırıl bir ekip var. Arkamda ise vizyon sahibi lider bir kadro var.
Bu dünyaya adım attığım için oldukça heyecanlıyım. Çünkü Hopi, veriden beslenen iç görüler ile “bütünleşik pazarlama teknolojileri” üreterek başta perakende olmak üzere gerek B2B, gerek B2C çözümleri ile bir çok sektöre şekil verecek uçsuz bucaksız bir yenilikler evreni ve şimdi bu potansiyelin hayata geçme vakti.
Hazırsanız, başlıyoruz!