Sosyal Medya Bilimleri.

Sene 2007. Kapıdan içeri giren genç adam heyecanla: “Reputation Management on Social Media” dedi.

Şöyle bir bakıp, olmaz dediler. Henüz kavramsal olarak tanımı var mı ki sosyal medyanın? Hem sosyal medya nedir ki? Televizyon da sosyal değil midir? Kullanıcı etkileşimi yaratmaz mı? Çift yönlü değil midir? Böyle sektörel vecizeleri devşirmeye çalışmayın, akademi sektörü takip etmez, kavramları siz yaratacaksınız!

Büküldü boynu adamın, o gençliği bir anda kayboluverdi. Daldı gözleri. Profesörün uzattığı “Tez Konusu Belirleme Formuna” baktı…

Ellerinin arasında “”Elektronik Ortamda İtibar Yönetimi” yazdığını gördüğünde, hevesi de avuçlarının arasından kayıp gidiyordu..

Onca heyeacan ılık bir meltemde son bulan mum ışığı misali söndü bir anda. Geride pis bir koku bıraktı. Düşündü genç adam.
“Ne yazacağım ben şimdi? Bu işi nasıl bağlayacağım sosyal medyaya kadar?”

Önce papirüsü mü anlatmalı?

Bir keresinde Selim Tuncer demişti, “papirüsten sonraki herşey elektronik ortam, ne biçim konu oğlum bu.”

Ne biçimdi hakikaten?
Elektronik Ortam…

Böyle disko gibi çılgın birşey olsa gerek herhalde..

Peki, nereden başlasam hakikaten? bilemezsin ki asla…

***

Böyle diye diye geçti 3 sene ve dün nihayet son buldu.

Gittim yüksek lisans tezimi teslim ettim enstitüye.
O an bana dediler ki; tezinin İngilizce karşılığı nedir?

Verdiğim cevap aynen da şu oldu: “Reputation Management on New Media”

yerseniz..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Press ESC to close