Sosyal Medya Akademisi’nin İlk Günü ve İlk Dersim.

Geçtiğimiz Cumartesi günü Kadir Has Üniversitesi’nde, Sosyal Medya Akademisi başladı. Ben de Sosyal Medya Uzmanlığı sertifika programı kapsamında vereceğim bir dizi eğitimden ilkini gerçekleştirmiş oldum.

Paneller, forumlar, konuşmalar bir yana dursun. Aslında ilk defa “öğretmen” yada “eğitmen” sıfatı ile bir üniversitede ve profesyonel kimliğimle, 30 kişilik ve tamamı dolu bir deslikte görüşlerimi paylaştım. Sınıf, eğitmenler ve yakalanan sinerji o kadar güzel ki, sanırım dersimin olmadığı haftalarda da Sosyal Medya Akademisi’ne gidip geleceğim.

Akademide ilk gün, ilk dersi Ufuk Tarhan verdi. Ne yazık ki kendisinin dersini tam olarak izleme şansım olmadı. Katıldığım kadarında ise sosyal medyanın ardında yatan felsefe irdelenmekteydi. Ufuk Tarhan’ın ardından kürsüye ben çıktım.

“Bir Kısım Sosyal Medya” adında bir sunum yaptım. Çok özet olarak bahsetmem gerekirse: Ufuk Hanım’ı tamamlayan bilgilerin ışığında, Blogging ve MicroBlogging’den bahsettim.

Daha sonra Twitter ve Friendfeed üzerine sohbet gerçekleştirerek, bu iki sosyal ağın neden ve nasıl kullanılabileceği, arasındaki farkların ne olduğu gibi pratik bilgiler verdim. Son olarak Facebook Hükümdarlığı, Lİnkedin Faydacılığı ve İngiliz Kraliyeti’nin neden Facebook’ta sayfa açmış olabileceği gibi konuları da tartışarak, sohbet bölümüne geçtik.

Benden sonra ise Salim Kadıbeşegil‘in muhteşem dersi başladı. Sosyal Medya, İletişim ve Etik! Bu uzun uzadıya süren eğlenceli ders hakkında ne anlatsam yanlış olur. En iyisi ben bir takım notları aktarayım..

– Sosyal Medya’da yer almak demek, aynı değerler silsilesi içerisinde yer almak, o değerlerin iletişimini kurmak demektir.

– Davranışlarımız hangi değerin parçası olduğumu göstermek içindir. Hayat da bu değerler üzerine kuruludur. Paylaşılan değerler insaları birleştiriyor, paylaşılmayan değerler insanları ayrı tutuyor.

– İtibarımızı yönetmekten daha önemli işimiz yoktur. “The Good, The Bad and The Ugly!” Bu filmi asla unutmayın. Siz ya kötüsünüzdür, ya iyisinizdir, yada çirkinsinizdir… Ama hangisi olduğunuz değil, hangisi olarak algılandığınız önemlidir.

– Peki hayat gerçek midir? Algıladıklarımız mıdır? Sonuç: Algılamalar gerçektir.

– Etik nedir? Yasa, yönetmelik, talimat bittikten sonra başlayan, vicdani olarak neyi yapmanız yada yapmamanız gerektiğini söyleyen şey midir?

– Ahlak küreseldir. Etik özgün, toplumsal, değişken olabilir mi?

gibi sürüp giden bir sohbet..

“Sosyal Medya Uzmanlığı Sertifika Programı”nda duymayı beklemeyeceğiniz şeyler .. Değil mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Press ESC to close