Girizgah..
2010 yılında Devrim Altaylı öncülüğünde, Kadir Has Üniversitesi bünyesinde kurulan ve Türkiye’nin ilk Sosyal Medya Sertifika Programı olan Sosyal Medya Akademisi’nin kurucu kadrosunda yer almış ve bu oluşuma 2014 yılına kadar öncülük ederek; Program Direktörü sıfatıyla 300’den fazla sosyal medya profesyonelinin sektöre kazandırılmasında rol üstlenenmiştim. 2014 yılından sonra da bu program başarıyla devam etti ve yine 200’ün üzerinde mezun verdi.
Sosyal Medya Eğitiminin Dünü
Bugün geldiğimiz noktada ise artık markaların sosyal medyadan beklentileri belirginleşti, zenginleşti ve farklılaştı. Yeni medya ekosistemi artık rüştünü ispat etmiş durumda. Kimse bu dünyayı tartışmıyor. Bizler de 7 yıl öncesindeki gibi boğazlarımızı patlatana kadar bu konuya dikkat çekmek zorunda kalmıyoruz. İlk zamanlar neyin ne olduğunu anlatmak için çaba harcıyorduk. Daha sonra bu yeni ortamlarda neler yapılabilir, örnekleri ile gösterip inceliklerinden bahsediyorduk. Bir süre sonra ise başka nelerin yanlış yapıldığını, nelerin daha doğru yapılması hatta yapılmaması gerektiğini anlatır oldu. Velhasıl, bir süre sonra herkes kendi doğru ve yanlışını bilir konuma geldi. Bugün istisnasız her markanın ajandasında sosyal medya odaklı dijital iletişim yer alıyor. Herkes kendi mezhebince, bilir kişiyi oynuyor.
Problem:
Her konuda olduğu gibi, bu konuda da bilirkişi fazlalığı var. Hal böyle olunca da gündelik operasyonları yürütecek bilgi ve beceri sahibi insan kaynağında sıkıntı yaşanıyor. Geçmişin aksine bu kaynak eksikliği daha çok ajans cephesinde cereyan ediyor. Her ne kadar pazarlama iletişimine vakıf mezunlar ile çalışılsa da; gündelik operasyonları, sosyal medya yönetim araçlarını, çeşitli panelleri ve iş yapış biçimlerini yeni mezunlara veya ilk defa dijital pazarlama alanında çalışacak olan iletişimcilere aktarmak ajanslara kalıyor. Çoğu ajans; kurumsal olmayan yapısından ötürü bu işi el yordamı ile yapıyor, yani eğitim o an çalışan biraz daha tecrübeli herhangi bir yöneticinin inisiyatifine bırakıyor. Dolayısıyla artık sosyal medya eğitim programlarının içeriklerin bu ihtiyacı karşılayacak şekilde revize olması gerekiyor. Özetle herkes “neyin ne olduğunu biliyor” ama “nasıl yapılacağını” sonradan öğreniyor. Üstelik, bu ekosistem durmadan öğrenilecek yeni öğeler de üretiyor. Bu yüzden de müfredatların yenilenip, genişlemesi gerekiyor.
Çözüm:
İşin felsefesi ve yazılı olmayan kurallarını yok saymadan, gündelik operasyon ihtiyaçlarına dönük müfredatlar hazırlamak. İşte tam da bu noktadan hareketle; Kasım Ayı itibariyle Kadir Has Üniversitesi’nin talebi üzerine “Uygulamalı Sosyal Medya Eğitimi” programını hayata geçiriyoruz.
Program hakkında detaylı bilgi edinmek için Kadir Has Üniversitesi web sitesinden ilgili bölümü inceleyebilirsiniz.
Bir yanıt yazın